Ankara da namuslu İnsan Var mı
Türk milletini seviyor ve Türk milletinin namına zerre miskal namus endişesi taşıyorsanız ve de Ankara’da ki mevcutlar gibi ahlâki melekelerinizi kaybetmemiş iseniz, aşağıda yazdıklarımı tekrar tekrar okuyarak beyninize ve gönlünüze kazıyın!
İnşallah MHP Genel Başkan Adaylarının içinde vardır ümidindeyim. Şayet onların içinde de yoksa;
‘’ Geçmiş olsun Türk milleti ’’
Buradan, Meral Akşener Hanıma, Sinan Ogan, Süleyman Servet Sazak, Ümit Özdağ ve Nidai Seven Beylere sesleniyorum ve kendilerine milletim ve doğrular adına emrediyorum!
Şayet Türk milletini seviyor ve Türk milletinin namına zerre miskal namus endişesi taşıyorsanız ve de Ankara’da ki mevcutlar gibi ahlâki melekelerinizi kaybetmemiş iseniz, aşağıda yazdıklarımı tekrar tekrar okuyarak beyninize ve gönlünüze kazıyın!
SÖZE GELELİM!
Tarihin tozlu sayfa araları, sırf ahlâksızlıkları yüzünden yıkılıp yok olmuş, irili- ufaklı millet ve devlet enkazlarıyla doludur…
Devletlerin yıkılış sebepleri hemen hemen tek ve ortaktır, bu sebep ise ahlâksızlıklarıdır…
Devlet tüccar değildir, parasızlık sebebiyle batmaz.
Devletleri bir tek şey yıkar o da; içine yuvarlanmış oldukları ahlâksızlıklarıdır. Şurası da bir gerçek ki devletin mâli iflasının temeli de ahlâksızlığa dayanır”
Şunu unutmayınız ki;
Park, bahçe, okul kantinleri, toplu taşıma araçları ve sokak ortalarında hayvani hislerinin dürtüsüyle yanak yanağa, dudak dudağa, kucak kucağa oturup namusunu, iffetini ve sâfiyetni kaybeden on binlerce gencimizin yarın her biri birer anne veya birer baba olacaklardır.
Bu rezil manzaralara bakarak;
Yarınlarımızın ne denli felâketlere gebe olduğunu,
Boşanmaların artarak, evliliklerin kısa ömürlü olacağını,
Birlikte yaşama denilen kılıfına uydurulmuş fuhşun patlama yapacağını,
Eşlerin birbirlerini aldatmayı huy haline getirip âile yuvalarının yıkılacağını,
Bütün bunların sonucu olarak, büyük sosyal patlamaların yaşanarak toplumun ve devletin temellerinin sarsılacağını kestirememek için insanın hain, soysuz, ahlâksız, ya da beyin özürlü olması gerekmez mi?
Bu durum karşısında kurtuluşumuzun tek yolu;
En kısa bir zamanda top yekûn bir ahlâki bir seferberlik başlatmaktır…
Meral Akşener Hanım, Sinan Ogan, Süleyman Servet Sazak, Ümit Özdağ ve Nidai Seven Beyler!
Şayet yukarıda söylediğim sözlerin sizler için bir değeri olmayacaksa, sözlerimi gaye edinip bu yolda mücâdele etmeyecek, meydan ve salonlarda sık sık gündeme taşımayacak ve bugünkü mevcutlar gibi ahlâki çürümüşlüğe karşı lâkayt davranacaksanız, bu takdirde bilesiniz ki sizler de; hiçbir değeri olmayan birer ceset torbasından başka bir şey değilsiniz.
MEVCUT TBMM ve SARAYA GELİNCE;
Ey Siyâsiler!
Sizin ahlâkınız ve Allah’ınız yok mu?
‘’1992 Cenevre Siyonist kongresinin kararlarının 17. Maddesinde bizimle, Türklerle ilgili olarak telaş ve kararlılığı dile getiren bir hüküm vardır ve bu hükümde şöyle denilir;
”Türk- İslam camiası ile ilgili faaliyet düzenlenirken, ahlâki değerlere, aile bağlarına ve madde karşısındaki kanaatkârlığa bağlı olarak bu toplumdaki inançların yıkılmasında zaruret vardır. ” denilmektedir.
AKP’nin 14 yıllık iktidarı döneminde çok sayıdaki kanuni değişikliklere ve yönetmenliklere bakılınca, 1992 Cenevre Siyonist kongresinin 17. Maddesinin uygulandığını görürsünüz.
SON 14 YIL İÇİNDE;
Zina suç olmaktan çıkartılmış
Oğlanlık (Homoseksüellik) yüz kızartıcı suçlardan sayılmıyor,
80 Bin kadın …. belgesi almak için Emniyet önlerinde kuyruklara girmişler.
Vatanın en küçük beldesine varıncaya dek sokakları, parkları, okul bahçeleri, bilhassa çocuk parkları, mahalle araları KIZLI- OĞLANLI olarak gözler önünde sarılıp öpüşmeler, sevişip hayvanileşmelerle fuhşa ve ahlâki rezâletin her türlüsüne teslim olmuş. Fuhşun, esrarın 13- 14 yaşlarına kadar indiği ve daha birçok rezâlet!
Bu kadarını yazmak yeter sanırım!
Bunca ahlâksızlık ve iğrençlikler 14 yıldan beriye AKP’nin koruma ve himayelerinde yapılırken, KILIÇDAROĞLU – BAHÇELİ ve de MHP + CHP Milletvekillerinin hiçbirinden tek bir itiraz dâhi gelmemiştir. Çünkü ne MİLLİ- AHLÂKİ- İMÂNİ- İNSANİ bir hasletleri kalmış ve ne de bu değerler adına duydukları en küçük bir endişeleri mevcut.
SÖZÜN KISASI;
Bunların topu birden utanmaz,
İğrençlikleri gördükleri halde haya etmez,
Milletinin geleceği adına endişe duymaz,
Daha net bir ifadeyle ‘’milletimizin başına musallat olmuş birer müsibettirler’’
Gençliğimiz avuçlarımızın içlerinden bir bir kayarken, bu hayasızlıklarla bırak mücâdele etmeyi, akıllarının ucundan dâhi geçirmeyen gerek iktidar ve gerekse muhalefet kanadın mensuplarının hiçbirinin insâni, islâmi, îmani ve AHLÂKİ yönlerinin yeterli seviyede olduğuna ve milletin geleceği namına endişe duyduğuna asla ve asla inanmıyorum!
İşin daha da kötüsü; EN MÜSLÜMAN VE EN MİLLİYETÇİ olduğunu iddia edenlerin ‘’EN’’liği, sadece münâfıklık, maddeperestlik ve yalancılıklarıyla sınırlıdır.
Patlamış kanalizasyondan lağım suyu akar gibi, sokaklarından fuhşiyat akan ve bu denli rezilliklerin karşılık görmediği bir ülke de, ne dualar kabul olur ve ne de belâlar eksik olur (Bugün biz bu durumdayız)…
EY SİNEDE YÜK VE AR VESİLEMİZ OLAN SİYÂSİLER!
Şunu iyi biliniz ki; ‘’Devletler, parasızlıkları sebebiyle değil, sadece ve sadece ahlâksızlıkları sebebiyle yıkılırlar çünkü devlet tüccar değildir. Tarih kitapları, ahlâksızlıkları sebebiyle çöken irili ufaklı devletlerin cesetleriyle doludur. Şurası da bir gerçek ki devletin mâli iflasının temeli de ahlâksızlığa dayanır”
SON SÖZ;
Sn. Meral Akşener,
Sn. Sinan Ogan,
Sn. Ümit Özdağ,
Sn. Süleyman Servet Sazak,
Sn. Nidai Seven Beyler!
Anladınız mı?
Veya anlatabildim mi?
Yıllardır bunları Balgat’ın BİLGESİNE anlatamadık.
Çünkü anlamak istemiyordu!
Türk milleti adına bir derdi de yoktu!
Size olan bu nasihatleri anlayamamış veya da ileride unutacak olursanız, hem kendinize, hem Türk milletine kıymış olursunuz.
Bir de meydanlarda milletin önüne çıkarken, daracık pantolon, kısacık önü açık zıppır ceket giymekten sakının. Çünkü sizler KOCA BİR TÜRK- İSLÂM ÂLEMİNİ temsilen meydanlardasınız.
ORHAN KILIÇOĞLU
Bir önceki yazımız olan ÜLKÜCÜLERİ YÖNETENLERE TEKLİFLER başlıklı makalemizi de okumanızı öneririz.