BAŞKAN SENİNLEYİZ

10.10.2016
6
Okuma Süresi: 6 dakika
A+
A-

Balya Belediye Başkanı Osman Kılıç, Fransızlar’ın madenleri işlettiği dönemde, hava kirliliği nedeniyle çevrede hayvanların telef olması, insanların hastalanması nedeniyle tepkilerin önüne geçmek için 50 metre yüksekliğinde baca yaptırdıklarını, üstelik vatandaşa hava parası ödediklerini vurguladı.
Kılıç, “Dava açmakta kararlıyız. Gelip pisliklerini alıp gitsinler” dedi.

BAŞKAN SENİNLEYİZ

BALIKESİR’in Balya Belediye Başkanı MHP’li Osman Kılıç, 1900’lü yıllarda kentte kurşun madenleri işleterek geriye milyonlarca ton zehirli posa ve cüruf bıraktıkları gerekçesiyle Fransızlar’a tazminat davası açmaya hazırlanıyor.

frab

Balya’da 1892’de kurulan Fransız kökenli Balya Karaaydın Madenleri Şirketi, bölgede Simli (gümüşlü) kurşun çıkartmaya başladı. Birinci Dünya Savaşı sırasında üretimini durduran şirket, 1920’de tekrar faaliyet geçti. 1927’de ise galerilerin birinde çıkan yangın sonrası zarara uğrayan kuruluş, hükümetten yardım alarak üretimini sürdürdü. 1934’te üretimi 3 kat arttıran şirket, dünya piyasalarında kurşun fiyatlarının düşmesi sonucu 1939’da çalışmasına son verdi. Maden 1940’ta bakanlar kurulu kararıyla devletleştirildi. İddiaya göre Fransız şirketi, Balya’dan çıkardığı 400 bin ton madeni satarken; bölgede yaklaşık 4 milyon ton zehirli atık bıraktı.

Fransızların Balya-Gönen Karayolu’na paralel akan Kocaçay kenarına terk edip gittiği zehirli atıkların yağmur sularıyla dereye karıştığı belirtildi. Kocaçay’ın Orhanlar Deresi ile Kocadere ile birleşip, Manyas Barajı oradan ise Manyas Gölüne ulaştığı kaydedildi. Bölgede, aradan geçen yaklaşık bir asra rağmen kükürt kokusu hissediliyor. Her yağmur sonrası çayda balık ölümleri görülüyor. Sudan içen küçük ve büyükbaş hayvanlar telef oluyor. Atıkların Balya ve çevresine zararının çok büyük olduğunu vurgulayan Balya Belediye Başkanı MHP’li Osman Kılıç, Fransızlar’a bu kirlilik nedeniyle tazminat davası açmanın yollarını aradıklarını belirtti. Birleşmiş Milletler Çevre Programı (UNEP) kapsamında ve 1989’da imzalanan Basel Anlaşması’ndaki Tehlikeli Atıkları Bertarafı ile ilgili bölümden yararlanmak istediklerini vurgulayan Kılıç, şöyle konuştu:

‘BURADA MÜTHİŞ BİR DOĞA KATLİAMI VAR’

“Burada müthiş bir doğa katliamı var. Yıllar önce, milli değerimiz, milli sermayemiz olan doğal kaynaklarımızı gelip buradan alan Fransızlar, madenleri götürmüş, pislik ve atıklarını bırakmış. Sözde insan haklarından söz eden bir toplum. Bizi sözde Ermeni soykırımıyla suçluyorlar. Asıl onlar hem doğa hem hayvan hem bitki hem de insan soykırımı yaptı. Doğal kaynaklarımızı alıp götürdü, zehri bize bıraktılar. Ben Balya’nın belediye başkanı olarak, bu ilçenin yöneticisi olarak, hukuki yollara başvuracağım. Gelip buradan pisliklerini kaldırsınlar. 2017’de bu konuyla ilgili girişimlerde bulunacağız. Maden atıklarının, cürufların hem bitkilere hem insanlara hem doğaya ciddi zararları var. Sadece bu alanda değil, Balya’nın dört bir yanında Fransızlardan kalan atıklar var. Bunlar bizim için hem görüntü kirliliği, hem doğaya zarar, biz bunun önüne bir türlü geçemedik. Her türlü hukuki yola başvuracağız, davalar açacağız.”

Daha önce birkaç Çinli firma temsilcilerin, cürufları ayrıştıracaklarını, geriye kalan sıfır zehirli malzemeyi de yol yapımı gibi işlerde belediyenin kullanabileceğini söylediğini aktaran Başkan Kılıç, şunları söyledi:

“Konuyla ilgili bir belge istedik. Kalan malzemenin zararsız olacağını belgeleyin, bizi ikna edin dedik. Ondan sonra gelen giden olmadı. Ben bu konuda, sayın Cumhurbaşkanımızı, Başbakanımızı, Çevre Bakanımızı, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanımızı ve valimizi, bize destek olmaya çağırıyorum. Bize yardımcı olmalarını istiyorum. Pek çok insan Balya’yı bilmez. Balya, Yenice, Gönen, Çanakkale ve Balıkesir arasında. Burada insanların en büyük geçim kaynağı büyük ve küçükbaş hayvancılık. Çok güzel bir doğaya sahip. Bu bölgenin en büyük handikabı bu maden artıkları. Biz burayı bu şekilde devraldık fakat gelecek nesillere böyle bırakmak niyetinde değiliz. Bu maden artıkları kaldırıldığında insanlara bir sosyal yaşam alanı yapacağız. Burayı güzel bir doğal alana çevirmek istiyoruz. Cürufları kaldırıp, insanların rahat nefes alabildiği yeşil bir alan haline getirmeyi planlıyoruz. Bu konuda yetkililer bize sahip çıksın. Balya Belediyesi’nin olanakları belli, gücü belli. Herkesten destek bekliyoruz.”

ÖNCEDEN TAZMİNAT ÖDENMİŞ

Balya Belediye Başkanı Osman Kılıç, Fransızlar’ın madenleri işlettiği dönemde, hava kirliliği nedeniyle çevrede hayvanların telef olması, insanların hastalanması nedeniyle tepkilerin önüne geçmek için 50 metre yüksekliğinde baca yaptırdıklarını, üstelik vatandaşa hava parası ödediklerini vurguladı. Kılıç, “Dava açmakta kararlıyız. Gelip pisliklerini alıp gitsinler” dedi.

Bir önceki yazımız olan Anıtkabir'de skandallar bitmiyor başlıklı makalemizi de okumanızı öneririz.

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.