Marmara’daki müsilajın yoğunluğu böyle görüntülendi: Deniz betonla kaplı gibiydi

Diş tabibi Alper Altay, Güzelyalı Marina’daki teknesine bakmak için gittiğini ve sıra dışı bir görüntüyle karşılaştığını söyledi.

Birinci bakışta marinayı bir beton tabakanın sardığını düşündüğünü belirten Altay, “Bütün marina beton gereçle kaplı üzereydi. Yaklaşınca hafif bir hareket gördüm. Şaşırdım. Müsilajın o boyutta olacağı aklıma gelmemişti” dedi.

Altay, tabakanın ağırlaşmış ve dalgalarla bir arada katlanmış hale geldiğini fark ettiğini anlatarak, şöyle konuştu:

“Bir teknenin üzerine çıktım ve ayağımı aşağıya uzattım, baktım. Sünger, hatta daha kalın bir katman üzereydi. Açıldığında, dış cephe yırtıldığında berbat bir yosun kokusu üzere geldi. Yakın vakitte yeniden gittiğimde o kalın tabakanın dağıldığını ve marinanın yemyeşil olduğunu gördüm. 5 santim aşağısını görmek mümkün değildi. Muhtemelen deniz altına çok büyük ziyan verdi. Bir halde pürüz olmak lazım. Yeniden insanlıktan geçiyor bu. Tabiata verdiğimiz ziyan sonsuz.”

Müsilajın bu boyuta nasıl geldiğini aklının almadığını lisana getiren Altay, “Uçsuz bucaksız bir denizden bahsediyoruz. İnsanların deniz kenarında az olduğu bir kapanma sürecini yaşamıştık. Buna karşın bu türlü olduysa uzun periyotta ne olacağını düşünmek istemiyorum. Dilek ediyorum ki organik bir kalıntı olsun, tabiat kendi kendine bunu yok edebilsin. Bir kimyasal kalıntıysa uzun devirde çok büyük tesirlerini göreceğiz. Çok üzüncü ve büyük hayal kırıklığı.” tabirlerini kullandı.