Son dakika haberi – Fenerbahçe’nin galibiyeti sonrası transfer mesajı! ‘Beklemeyin hemen alın’

FENERBAHÇE 3 PUANI 2 GOLLE ALDI

Fenerbahçe, Muhteşem Lig’in 2. hafta gayretinde konutunda Antalyaspor’u konuk etti. Kadıköy’de 3 puana 2 golle uzanan sarı-lacivertli grubun Antalyaspor’la karşılaştığı çabayı spor muharrirleri köşe yazılarında kıymetlendirdi. İşte o yazılar…

MAZERETİ ‘VAR’!.. – ERCAN İNANÇ (MİLLİYET)

Taktik, kondisyon, fizik elbette değerli lakin bir de “metafizik” ögesi var bu futbol yazı-turasında!..Şanssız başladı Fenerbahçe!..İki ekip kuracak adama sahip derken daha ikinci hafta on biri kurmakta zorlanır duruma düşmüştü zira. Pelkas’a Serdar Dursun, Mert Hakan’dan sonra İrfan Can ve Novak da eklenince ve üç gün sonraki Avrupa maçı için telaşlanan Pereira, Mesut ile Valencia’yı kulübede muhafazaya alınca, birinci yarı üstün oynayan fakat sonuç alamayan bir Fenerbahçe vardı alanda.Aslında Fenerbahçe’nin yarı alanına yerleşmesine ve üstün görülmesine müsaade veren Antalyaspor’du. Üzerine çekip gerideki boşlukta Antalyaspor santrforunun başında bekleyen üçlü savunmayı süratle aşmak üzere bir taktikle başladılar ve oyunun birinci on dakikası Fenerbahçe’yi aksi köşe yaptılar. Şimdi 44. saniyede beş Antalyasporlu Fenerbahçe ceza alanındayken gollük şutu Altay çıkardı.Ardından Fenerbahçe’nin toparlandığı süreç başladı. Lakin, bir an evvel kaleye gitme telaşı uzun top oldu, Antalya’nın gömülü savunmasından döndü.Fenerbahçe’ye fırsat yaratan ögelerin başında rakibin geriden oyun kurmakta zorlanması, top kaptırması geliyordu.Bundan faydalanmak isteyen Samatta kendini sola attığında yarattığı iki tane gollük pası Sosa ve Muhammed kullanamadı.

‘EN DEĞERLİ MAÇ OYNADIĞIM MAÇTIR’

Meğer kapalı ve Boffin’e yakın oynayan Antalyaspor defansı karşısında Fenerbahçe’nin süratli, yanlışsız pas yapması, Ferdi ve Nazım takviyeli forvetin çizgiye inmesi, dönen topları değerlendirmesi, önde baskı yaparken Gustavo ile Sosa’nın kolay geçilmemesi gerekiyordu; hiçbiri olmadı. Szalai’nin şahane futbolu da olmasa sıradan bir Fenerbahçe vardı alanda.Pas kalitesi makûs, üretkenlikte kahır yaşayan Fenerbahçe’de savunma gerisine atılan toplar ikiye birler bile yoktu. Oyunu sete dönüştüremeyip yalnızca ortaya çıkacak fırsatlara inancınca birinci yarı Antalyaspor’un iki net konumuna karşı Fenerbahçe’nin tek gol talihi ile bitti.Pereira alana sürdüğü kurgu ile Antalyaspor’u bir türlü çözemeyeceğini anlayınca, “en değerli maç oynadığım maçtır” dedi “yedek kuvvetlere” başvurdu. 65. dakikada Osayi, Muhammed, Sosa’yı kenara aldı ve Mesut Özil, Valencia, Zajc’ı oyuna soktu. Yetmedi Ferdi’nin yerine Serdar Aziz alındı.Yani “kanatlarda Ferdi ve Osayi (veya Nazım) ile 3-4-2-1 oynanmaz” diyenleri onaylamış oldu hoca. Ancak onlar yalnızca futbolcuları değil sistemi de eleştiriyorlardı. Gerçekten değişikliklerden sonra Fenerbahçe rakibe baskı yapmaya çalışırken orta sahayı da boşaltınca Antalyaspor daha sık inmeye başladı Fenerbahçe kalesine.

‘BU SİSTEMLE DÖNEM BİTER Mİ?’

Artık iş Fenerbahçe’deki usta ayakların ferdi hünerine kalmıştı. Antalyaspor savunması Mesut’a, Valencia’ya nefes aldırsa Samatta’nın karavanaları amacı bulsa, gereksinim duyulan kişisel hünerler maçın sonuna kalmadan ortaya çıkabilirdi.Maçın sonunda Fenerbahçe’nin kendi kalesinde yaşadığı üçlü gol tehlikesi akabinde Zajc’ın Antalyaspor savunma kalabalığı ortasından şutuyla öne geçti sarı-lacivertliler.Ardından Fenerbahçe kalesinde Szalai’nin koluna çarpan topu es geçen hakem ve devamında Mesut Özil’in taşıdığı topu bomboş Valencia’ya bırakıp ikinci gol olarak ilan edilmesi.Tuhaftı hani!..Ancak, hepsi VAR’dan onay aldı ve skor yazıldı: 2-0Böylece dönemin taraftarla birinci buluşması zafere dönüştü ancak Fenerbahçe seyircisinin ağzında buruk bir tat, başında soru işaretleri bıraktı: Bu sistemle bu dönem biter mi?Ne diyelim; bitmemiş transferde umut var!

ATAMAYANA ATTILAR… – ŞANSAL BÜYÜKA (MİLLİYET)

Sonuçtan bağımsız yazmalıyım… Bilhassa birinci yarıda Fenerbahçe’nin daima önde basmasını, rakibe temaslı oynamasını, hırsını ve isteğini beğendim…Buna karşın Fenerbahçe rakip ceza alanına şimdi girmeden Antalyaspor iki net gol durumunu kullanamadı… Devre bittiğinde Fenerbahçe’nin gol durumu yoktu, Antalya’nın kaçırdığı üç net konum vardı…O vakit ne anladım ben bu işten… Şunu söylemeliyiz… Fenerbahçe ne kadar istekli oynarsa oynasın, atakta oyunu organize edecek ve ceza alanı içinde işi bitirecek oyuncuları yok…Hakkını yemeyelim; Fenerbahçe’nin durumu yok ancak, yardımcı kararıyla iptal edilen bir golü var… Tisserand, Amilton‘un önünden topu çaldı, Gustavo golü attı…Kıla, tüye dokununca bayrak kaldırmaya, düdük çalmaya alışkın Türk hakemliği, tıpkı alışkanlığı bir defa daha tekrarladı. Yardımcı hakem Cevdet Kömürcüoğlu faul gerekçesiyle bayrağı kaldırdı, VAR kararıyla Halil Umut Meler golü iptal etti…

‘ALLAH AŞKINA BIRAKIN MAÇLAR TEMASLI OYNANSIN’

Futbolcular bu kadar çok, bu kadar kolay yere yattığı için, bizim saf mı diyeyim, şeytan mı diyeyim hakemler her duruma faul çaldığı için bir arpa uzunluğu yol alamıyoruz…Allah aşkına bırakın, biraz müsaade verin, maçlar temaslı oynansın… Beden bedene gayret olsun… Bu yumuşak oyuna alıştığımız için en sıradan Avrupa grubu karşısında bile fizik gücü ve temaslı oyunda zorlanıyor, hatta tükeniyoruz…Bir öbür konum; Son saniyelerde Szalai’nin omuz-kol bölgesinden dönen topa penaltı vermek çok kolay değil… Versen bir türlü, vermesen bir türlü…Pereira‘nın Muhammed’i oynatmasını, Mesut‘u oturtmasını yanlışsız buldum… Samatta ile başlaması “olmayacak duaya amin“ demekten farksızdı… Oyunda tutmakta ısrar etmesi de öyle… Sanırım, tribündeki seyircilere “inat“ oyundan almadı…

‘BEKLEMEYİN ALIN ŞU GOLCÜYÜ’

Yeni stoper Kim’in kim olduğunu pek de anlayamadık… Fakat birinci manzarası ile sağında solunda oynayan Tisserand ile Szalai’den daha uygun değil… İki kere rakiplerine denetimsiz girdi… Bir manada kart cebinde oynuyor… Antalyalı Güray, Kim‘in vurduğu baş şutunu çizgiden çıkarmasa, Koreli birinci maçında birinci golünü atacaktı…Antalya ikinci yarıda genelde savunmada kaldı fakat bitime üç dakika kala mucize bir gol kaçırdı… Değişiktir futbolun vazgeçilmez kuralı işledi… Atamayana attılar… Dönen topta Fenerbahçe golü buldu… Asisti de bir dakika evvel oyuna giren Arda yaptı… Anlayacağınız bir dakika, bir maçın mukadderatını belirledi…Bitmedi… Uzatmada Antalya bir mucize gol daha kaçırdı, dönen topta bu kez Fenerbahçe’nin ikinci golü geldi… Fenerbahçe aslında hak ettiği bir maçı son 5 dakikada mucizelerle kazandı…Şunu unutmayın mucizeler her vakit değil, orta – sıra olur… Beklemeyin, alın şu golcüyü…

EKSİKLERE KARŞIN – SENAD OK (MİLLİYET)

Fenerbahçe’nin önemli eksikleri vardı. Pelkas, İrfan, Mert Hakan, Serdar Dursun, Novak sakatlıkları sebebiyle takımda yoktu.Bunun yanısıra Ozan Tufan da gruptan yeni ayrıldı. Bu kadar kıymetli eksiğin yanında Mesut, Zajc ve Valencia da kulübedeydi.Yeni transfer Kim de birinci 11’deydi. 65 dakika boyunca sarı-lacivertliler dönem başı yaptığı hazırlıklardan çok farklı bir 11 ile alandaydı. Gustavo’nun 26’da attığı gol öncesinde faul kararı çıkınca gol iptal edildi. Bu konum öncesi de Samatta’nın getirdiği ve Muhammed’in bitiremediği top vardı.Konuk takım Antalyaspor da savunma ardına sarkarak fırsatlar yakalamaya çalışıyordu. 10’da aradığı boşluğu buldu. 43’te de Altay’ın yan toptaki yanlışı ile gole yaklaştı.İkinci yarı değişiklik olmadan maça başlayan sarı-lacivertliler 56’da en tesirli organize atağını geliştirdi. Muhammed, soldan bindiren Ferdi’ye bıraktı. İçeri çevrilen topta müsait fırsatı değerlendiremeyen Osayi oldu. Korner kullanıldı bu sefer Kim’in vuruşunu Güray çizgiden çıkardı.

DÖNEN TOPTA VALENCİA MAÇI BİTİRDİ

Mesut, Zajc ve Valencia atağı geldikten sonra sarı-lacivertliler eski oyun tertibine biraz daha yaklaştı ve baskı kurmaya çalıştı.Gökdeniz 77’de savunma gerisine sarktı. Sarı-lacivertli savunma çabuk geri döndü. 78’de Antalya savunması oyunu geriden kurmak istese de kaleci Boffin risk almayarak arkadaşlarını ileriye gönderdi.Serdar’ın oyuna girmesiyle öne çıkan Szalai 85’te baş vuruşuşla gole yaklaştı. 87’de inanılmaz bir durum yakaladı Antalyaspor. Üç kere art geriye gol vuruşu yapma bahtı bulan konuk grup bu fırsatı değerlendiremedi. Dönen topta Fenerbahçe öne geçti. Süratli çıkan mesken sahibinde topu önünde bulan Zajc yerden sert ve düzgün vurarak kadrosunu 89’da öne geçirdi: 1-0Antalyaspor buna karşın maçı bırakmadı. Altay’ın çıkardığı sert vuruşun akabinde dönen topta Valencia’nın golü ile sarı-lacivertliler maçı bitirdi: 2-0

İSVİÇRE ÇAKISI – BÜLENT TİMURLENK (SABAH)

Her dönem Eylül ayı başındaki ulusal maçlar ortası öncesindeki üç hafta şampiyonluk adayları için birinci büyük mahzur. Transfer devam ederken hazırlık kamplarının ağır egzersizlerinden kendini bulamayan futbolcular ve diziliş ile ülkü 11’lerini arayan teknik adamlar. F.Bahçe geçen hafta Adana’da kazanırken de bu sancıyı çekmiş, Altay’ın becerili elleri galibiyete Mesut’un golü kadar tesir etmişti. Pereira’nın eksiği çok takımında Mesut’u da dinlendirme kararı genç Muhammed’e yer açmıştı fakat bu kere de formda Zajc kulübede kalmıştı. Birinci yarıda önde yapılan pres Antalyaspor’u çıkarken zorlarken vakit zaman Yanal’ın ekibi kritik yanlışlarla rakibe ekstra hamleler da verdi lakin Samatta tekrar ortalıkta olmayınca iş biraz da ceza alanı dışından şutlara kaldı. da Altay’a da çok şey borçlu…

‘PEREİRA 5 SAKATLA İKİ DE İKİ YAPTI’

İkinci yarının birinci çeyreğinde Antalya kalesi düşebilirdi. Devre ortasına biri isabetli 6 atakla giden Fenerbahçe iştahlı dönmüştü alana. Genç Muhammed forvet gerisinde sağında solunda partner bulamadı ve pas istasyonlarını kolay kıran Antalya, 60’ı da kalesinden gol görmeden geçti. Bu türlü anlarda birinin maçı ateşlemesi gerekir. Birinci yarıda 60 metre deparla rakibi prese boğan, ikinci yarıda gollük baş şutu olan Szalai, İsviçre Çakısı üzereydi. Serdar girdikten sonra ortanın soluna geçti ve kadrosunu itti. Valencia ile hareketlenen Fenerbahçe karşısında Boffin ile direnen Antalya tıpkı dakikada 3 net vuruşu fırsatından faydalanamayınca bildik klişe girdi devreye: Atamayana atarlar. Zajc attı. Son dakikada Antalya’nın penaltı beklediği durum ve dönüşünde Mesut’un asistiyle Valencia’nın golü. Santrfor transferi bekleyen, biri santrfor, dördü orta saha 5 sakatı olan Pereira ikide iki yaptı. Golleri kenardan getirdiği adamlarla bulsa

KARAR YÜZDE YÜZ GERÇEK – AHMET ÇAKAR (SABAH)

Fenerbahçe öldü öldü dirildi. Aslında baktığımızda sarı-lacivertlilerin en değerli özelliği, hatta en kıymetli artısı çok uygun gayret ediyor olması… Fazla konum üretmediler ancak topa çok sahip oldular. Bilhassa dönen topları kazanmaları ve bunu çok çabuk yapmaları değerli bir artı.İlk yarıda Altay’ın elinden kaçırdığı ve Antalyaspor’un vurduğu top dışında Yanal’ın grubunun durumu yok. Pekala Fener’in var mı? Onların da yok. Öylesine ‘ah, vah’ dedirtecek. ‘Bu da kaçar mıydı?’ denilecek bir durum göremedik. İkinci yarı, Fenerbahçe baskıyı artırdı. Antalyaspor başını kaldıramadı. Fenerbahçe her dönen topu kaptı. Bilhassa Szalai, Gustavo yorulana kadar ve Osayi, çok baskın oynadılar. 60. dakikadan sonra Pereira tüm kozlarını kullandı. Mesut, Zajc, Valencia, Serdar Aziz hepsini oynattı. Son 20 dakika o denli bir baskı kurdular ki “Bu güneşe kar mı dayanır” derken son dakikalara geldik. Son dakikada ceza alanının bir karış dışında bir faul var. Hakem haklı olarak faulü avantaja bırakıyor ve Zajc’ın vuruşundan Fenerbahçe’nin galibiyet golü geliyordu. Fenerbahçe hak etti mi? Alışılmış ki etti. Fazla durum üretmeseler de Antalyaspor’u sürklase etti.

‘PENALTI TARTIŞMASI MANASIZ’

Gelelim hakeme; son saniyelerde Antalyasporlular ‘penaltı’ diye itiraz ettiler, dönen top Fenerbahçe’nin ikinci golü oldu. Hakem çok bekledi. VAR’la konuştu ve ‘Penaltı değil’ deyip golü verdi. Karar yüzde yüz yanlışsız. Uzaklık yakın. Szalai’nin kolu olması gereken yerde. Kolunu kaçırıyor ve top omuz başına çarpıyor. Penaltı tartışması manasız. Ayrıyeten birinci yarıda da hakemlik açısından bir fandımantıl yanılgısı var. Yardımcı hakemin faul var diye bayrağını kaldırıyor. Hakem görüyor, ki bence faul değil. Düdüğü ağzına götürüp çalmıyor, sonra tekrar götürüp tekrar çalmıyor ve Fenerbahçe gol atıyor. Sonra ayıkla pirincin taşını. Faul var yok onu tartışmıyorum. Aslında yok. Fakat yardımcı bayrağı kaldırdığında çal düdüğü, tüm bu tartışmalar bitsin.

DÜNYANIN HER YERİNDE PENALTI – ERMAN TOROĞLU (SABAH)

Ben, Sabah ve Fotomaç’a yazılarımı hakem bitiş düdüğünü çaldıktan sonra veririm. Ve şunu söylerim; 90. dakikada o denli bir şey olur ki hiçbir şey yazmazsınız, yalnızca o dakikayı yazarsınız. Bunun için de aslında A Spor’daki Ekip Oyunu programına da geç gidiyorum.İşte dün bu türlü bir geceydi. Maçın içinde değişik durumlar oldu. O oldu, bu oldu… Amma velakin Fenerbahçe 90. dakikada bir gol buldu. Sonra Antalyaspor atağa geçti, bir konum oldu. Fenerbahçe ceza alanı içinde Antalyalı oyuncular penaltı dedi. Fenerliler değil dedi, hakem de değil dedi.O top döndü sarılacivertli kadronun 2. golü oldu. Ondan sonra da VAR devreye girdi. Herhalde 5 dakika baktı konuma Fırat Aydınus. Aydınus ne olduğunu gördü… Gördü de penaltıyı verdirsem mi, verdirmesem mi diye düşündü. Zira verdirse gol iptal olacak. O golü atarsa 1-1, atamazsa 1-0 bitecek. Ve santradan sonra da Antalyalı oyuncular protesto yaparak maçı bitirdiler, hakem bitiş düdüğü çalmadan.Çarşı karıştı… Şunu net söyleyeyim yayına girmeden: Antalyaspor’un hamlesinde Fenerbahçe 2. golü atmadan önce Szalai’nin topu dirsek temasından kolla oynaması, dirsek pazu hizasında topu oynaması bakın ‘Oynaması’ diyorum, dünyanın her yerinde net penaltıdır.Bundan sonrasında herkese güzel işler. Daha dönem başı bu türlü başladı Allah sonunu hayır etsin.

100 TL OYNA 100 TL KAZAN